26 Şubat 2010 Cuma




Yazık ki akşam oldu biz yine yalnız kaldık

Bir kıyısı görünmez denize daldık

Bir gemiye binmişiz bulanık bir gecede

ALLAH'ın denizinde ALLAH'tan uzak kaldık...

Mevlana


çok hoşuma gitti, paylaşmak istedim.

23 Şubat 2010 Salı

AKŞAM ÇAY MENÜSÜ















Cuma akşamı eşimin akrabalarını ağırladım, akşam olduğu için çok ağır yiyecekler tercih etmiyorum genelde, ama burda alışılmış olduğu için karışık birşeyler hazırlamaya çalıştım.


Menümüzde: Kayınvalidemin yaptığı cevizli ve patatesli olmak üzere 2 çeşit çörek
















Sevgili nihan'ın son tarifi olan sable kurabiyesi
















SevgiliHaticeden rulo pasta















Garnitürlü Makarna Salatası
















ve Zikriye tatlısı( ablamın arkadaşından aldığımız bir tarif, adını bilmediğimiz için tarifi veren kişinin adını vermiştik)


Rulo pastayı tarifteki gibi yapıyorum ve inanın ilk yaptığımdan beri çok güzel ve kolay oluyor, çevremden genelde tarifi isteniyor ve bir de sık sorulan soru rulo yapma kısmı ile ilgili oluyor onun için açıklama getireyim istedim keki pişirince sıcakken yağlı kağıt ile rulo yapıyorum ve ıslak bir bezle sarıyorum soğuyunca açıp kağıdı çıkarıp içine puding sürüp tekrar rulo yapıyorum üstüne de pudingi sürüp buzdolabında dinlendiriyorum bu kadar işte.

Çöreklerin tarifini kayınvalidemden alıp ekleyeceğim, Sable kurabiye ise benim her zaman yaptığım susamlı simit tarifime benziyordu sirke daha fazlaydı deneyeyim dedim ve onu da çok beğendik

Garnitürlü Makarna Salatası ise hepinizin bildiği bir tarif olduğu için yazmak istemiyorum boncuk makarna ve garnitürle yaptım.

Tatlının tarifini ise bir sonraki postta ekleyeyim çünkü bu yazı çok uzadı

İşte böyle arkadaşlar arayı bir haftaya düşürmüş oldum hedefim bir kaç gün içerisinde yeni yazı sonra da sayfamı daha sık güncellemek. Desteğinizi esirgemezseniz sevinirim.

15 Şubat 2010 Pazartesi

Herkese Merhabalar...

Nerden başlasam nasıl anlatsam bilemiyorum.Zaman su gibi akıp geçiyor ve ben bir bakıyorum tam 1 ay olmuş buraya yazmayalı aslında buna üzülüyorum, ama bir yandan da hala tembellik etmeye devam ediyorum evet açık sözlülük yaparak tembellk ettiğimi itiraf ediyorum ama bunlar alışma zamanları inşallah ben de tıkır tıkır ekleme yaparım bir gün, şimdi affınıza sığınarak başlıyorum anlatmaya; Sömestr tatilinde memleketime yani Hatay'a gittik,fotoğraftakiler de bu geziden benim en sevdiğim şey G.Antep'teki eniştemin bizim için yaptığı muhteşem şiş kebap... biraz buğulu olması ise eşimin makineyi dumana çok yaklaştırmasından kaynaklanıyor.




























Döndükten sonra da dinlenme, yerleşme, misafir ağırlama derken 1 hafta geçti bile,hafta içi bir akşam biri öğleden sonra olmak üzere 2 gün üstüste misafir ağırladım. Ama tembel bir blogcu olarak ya da henüz alışamamış diyelim hiç fotoğraf yok.
Menümdeki tarifleri ise bir dahaki sefere fotoğrafla birlikte ekleyeceğim



Dün de eşimin bir akrabasına köye pastırmalı pide yemeye gittik, tarif alabildiğim pek söylenemez çünkü köy mayası dedikleri bir çeşit maya ile mayaladıkları bir hamuru yemek tabağı büyüklüğünde açıp içine pastırma, haşlanmış patates ve soğanla birlikte hazırlanan iç harcı koyup kapatıp tandır gibi bir ocakta pişirdiler.Ölçü olayı olmadığı ve biz gittiğimizde zaten hamuru ve iç harcı hazırlanmış olduğu için yapımını fotoğrafladım.